Telegram CEO'su Durov serbest ama Fransa'yı terk etmesi yasak

Fransa'da 24 Ağustos'tan bu yana gözaltında olan Telegram'ın kurucusu ve sahibi olan 39 yaşındaki Rus asıllı milyarder Pavel Durov, 5 milyon euroluk kefalet, haftada iki kez polise imza vermesi ve Fransa'yı terk etmemesi şartıyla serbest bırakıldı.

Fransa'da 24 Ağustos'tan bu yana gözaltında olan dünyaca ünlü mesajlaşma uygulaması Telegram'ın kurucusu ve sahibi olan 39 yaşındaki Rus asıllı milyarder Pavel Durov, gözaltı süresinin dolmasının ardından başkent Paris'te hakim karşısına çıkarıldı. Telegram üzerinde yürütülen soruşturmanın bir parçası olarak suçlama yönetilen Durov, 5 milyon euroluk kefalet, haftada iki kez polise imza vermesi ve Fransa'yı terk etmemesi şartıyla serbest bırakıldı. Durov'un resmi soruşturma altına alınması yargıçların soruşturmaya devam etmek için yeterli delil olduğunu düşündüklerini gösteriyor.
Soruşturmaya yakın kaynaklar, 8 Temmuz'da gizli olarak başlatılan soruşturma kapsamında Durov'un Telegram'daki aşırılık yanlısı ve suç teşkil eden içeriği engelleyememekle ilgili 12 suç şüphesiyle soruşturulduğunu bildirmişti. Durov'a yönelik iddialar arasında, Telegram'ın çocuklara yönelik cinsel istismar ve uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığı, Telegram'ın yasalarca zorunlu kılındığı halde soruşturmalarda bilgi veya belge paylaşmayı reddettiği yer alıyor.

Özel jetle geldiği havaalanında gözaltına alındı

Azerbaycan'dan özel bir jetle 24 Ağustos'ta akşam saatlerinde başkent Paris yakınlarındaki Le Bourget Havaalanı'na indikten kısa bir süre sonra gözaltına alınan Durov'un, Telegram'daki moderatör eksikliği ve polisle işbirliği yapılmaması nedeniyle platformda çok sayıda suçun işlenmesine izin verildiği iddiasıyla yürütülen bir ön soruşturma kapsamında gözaltına alınmıştı.

Rusya'nın Mark Zuckerberg'i

“Rusya'nın Mark Zuckerberg'i” olarak anılan 39 yaşındaki milyarder Durov, Fransa ve Birleşik Arap Emirlikleri çifte vatandaşlığına sahip. Forbes tarafından 15,5 milyar dolarlık bir servete sahip olduğu tahmin edilen Durov, geçtiğimiz nisan ayında bazı hükümetlerin kendisine baskı yapmaya çalıştığını, ancak uygulamanın “jeopolitik bir oyuncu” değil tarafsız bir platform olarak kalması gerektiğini söylemişti.