Üretiyoruz ama kullanmıyoruz
Avrupa'nın 5. büyük boya sanayine sahip Türkiye'de boya tüketimi Avrupa ortalamasının altında. Türkiye'de kişi başına düşen yıllık boya tüketimi 12-15 kg arasında değişirken, AB ortalaması 25 kg
Ege Bölgesi Sanayi Odası Kimyasal Ürünler Meslek Komitesi Başkanı İhsan Bilgiç, kimya sanayiiinin içinde konumlanan boya sanayinin Türkiye’de önemli bir konuma sahip olduğunu söyledi. 9. ay itibariyle kimya sektörünün 23.2 milyar dolarlık ihracatıyla en fazla ihracat yapan 2. sektör olduğunu açıklayan Bilgiç, “Avrupa’nın en büyük 5. boya sanayi Türkiye’de. Dünya üretiminin yüzde 2’sine sahibiz. Yılda 850 bin ton boya üretimi yapılıyor. Kişi başına 12-15 kg boya tüketimimiz var. Avrupa Birliği ortalaması 25 kg civarında. Boya kullanımında hala katetmemiz gereken mesafe olduğunu görürürüz. Türkiye’de 600 adet büyük ve kobi niteliğinde boya üreticisi firma var. Merdivenaltı üreticiler bu rakama dahil değil. Yıllık 2,5 milyar dolarlık ticari hacme sahibiz” diye konuştu.
SOLVENT BAZLI BOYADA İZMİR ÜRETİM MERKEZİ
Türk boya sanayisinde İzmir’in yerinin çok önemli olduğunu açıklayan Bilgiç, “Solvent bazlı sanayi tipi boya üretiminde İzmir merkez. Bu boyaların yüzde 65-70’i İzmir’de üretiliyor. Aliağa Organize Sanayi Bölgesi’nin kimya ihtisas bölgesi olması ve civar yatırımlarla boya sanayimiz gelişiyor” dedi.
Avrupa’da etkin olan Türk kimya sektörünün aynı zamanda en sorunlu sektörlerden biri olduğuna dikkat çeken İhsan Bilgiç, sorunları ve çözüm önerileri şöyle sıraladı;
- 2013’de uygulamaya alınan ötv ve teminat mektubu uygulaması büyük engel oluşturuyor. Uygulama öncesi 1,5-2 yılda çıkan mektuplarımızın bugün çıkması 3 yılı geçer hale geldi. İnanılmaz bir mektup baskısı yaşıyoruz.
- ÖTV uygulaması nedeniyle yerli üretim yapmak imkansız hale geldi. Petkim yılda 20 bin ton polimer üretiyordu. İthalini teminat mektubu ile almak mümkünken, yerli üretimin yüzde 40’ı kadar ötv’yi ve + kdv’siyle peşin ödemek zorundayız. Bu yüzden Petkim üretimini durdurdu.
- Tüpraş’ın Türkiye’nin tüm madeni yağ ihtiyacını karşılayacak tesisi var. Aynı nedenden dolayı tek vardiya çalıştığı belirtiliyor. Bu nedenle KDV ve ÖTV boya ve kimya sanayinin en büyük sorunu olmaya devam ediyor. Tüm girişimlerimize rağmen bu sorunu çözemiyoruz.
- Türkiye boya sanayinin ana hammaddesi olan solventin en büyük tedarikçisi yüzde 70 oranında İsrail. Avrupa’dan hammadde tedariki yeterli seviyede değil. Hammadde tedariğinde yavaş yavaş sıkıntılar başladı.
- Riskli sektör olduğumuz için sigorta yaptırmakta çok sıkıntı yaşıyoruz. Yaptıranlar da hiçbir pazarlık yapamadan sigorta şirketi kaç para isterse vermek zorunda kalıyor.
- Sektör olarak regülasyonda ciddi yasal yaptırımlarla karşı karşıyayız. Kimyasalların kaydıyla ilgili yönetmelik çıktı. 2024’de çıkan yönetmelik taleplerimizle ertelendi. 2025’te uygulanacak ama hala pek çok eksikleri var, ciddi maliyetleri var. Kayıt için gerekli sertifikaların bir tanesi bile Türkiye’de yapılamıyor. Yurtdışından 40-50 bin liraya yaptırmak zorundayız.
- Sınırda karbon düzenlemesi yakında devreye alınacak. Bu düzenleme ihracatta önümüze set olarak çıkacak. O alanla ilgili yapılması gereken ciddi yatırımlar ve hazırlıklar var.
- Yeterli laboratuar altyapısı olmaması nedeniyle, bazı test ve analizlerde uyum sorunları başladı. AB mevzuatına uymuyor. Düzgün şekilde yaptıramıyoruz. Kimya Türkiye’nin en sorunlu sektörlerden biri olmaya devam ediyor.